Hamaney: Filistin ve Lübnan Direnişi İsrail’i 70 Yıl Geriletti

Hamaney: Filistin ve Lübnan Direnişi İsrail’i 70 Yıl Geriletti

İran lideri Ali Hamaney, 4 yıl aradan sonra Tahran’da Cuma namazı kıldırarak, bölgedeki direnişin liderlerinin öldürülmesine rağmen geri çekilmeyeceklerini vurguladı. Hamaney, elinde tüfekle kürsüye çıkarak, İsrail’in Filistin ve Lübnan direnişi sayesinde 70 yıl öncesine gittiğini belirtti.

Hamaney, İsrail’in Lübnan, Filistin, Suriye ve Yemen’deki saldırılarını sürdürdüğü bir dönemde, 27 Eylül’deki İsrail saldırısında hayatını kaybeden Hasan Nasrallah için İmam Humeyni Büyük Musalla Camisi’nde anma töreni düzenlendi. Hamaney, ülkesi tarafından gerçekleştirilen füze saldırılarının “yasal ve meşru” olduğunu ifade etti.

Hamas ve Direniş Hareketleri

Hamaney, Hamas’ın 7 Ekim 2023’te gerçekleştirdiği Aksa Tufanı operasyonunun da meşru olduğunu belirtti. Filistinlilerin topraklarını işgalden kurtarma görevini yerine getirmesini engelleyen hiçbir uluslararası yasa olmadığını vurguladı. Ayrıca, Hizbullah lideri Nasrallah’ın Gazze’yi savunmasının bölge barışı için kritik bir adım olduğunu ifade etti.

İsrail’in Yabancı Müdahaleleri ve Bölgesel Güvenlik

Hamaney, ABD ve müttefiklerinin İsrail’i bölgenin enerji kaynaklarını Batı’ya ihraç eden bir geçiş kapısı haline getirmeye çalıştığını belirtti. Yabancı müdahalenin bölgedeki temel sorun olduğunu ifade eden Hamaney, İran İslam Cumhuriyeti’nin düşmanının sadece Filistinliler değil, aynı zamanda Mısır, Lübnan, Suriye ve Yemen halkları olduğunu kaydetti.

İsrail’in Beyrut’a Yönelik Hava Saldırıları

Diğer taraftan, İsrail’in Lübnan’ın başkenti Beyrut’a düzenlediği hava saldırılarında Hizbullah’ın yeni lideri olacağı düşünülen Haşim Seyfettin’in hedef alındığı iddia edildi. İsrail ordusu, saldırılarda Hizbullah’ın iletişim sistemi sorumlusunun öldürüldüğünü açıkladı. Bu saldırılar, Lübnan-Suriye sınırında da tünellere yönelik bombardımanları içeriyordu.

Hamaney’in açıklamaları ve bölgedeki saldırılar, Filistin ve Lübnan’daki direnişin artan gerilimini ve bölgedeki jeopolitik durumu bir kez daha gündeme getiriyor. Toplumsal güvenlik ve barışın sağlanması için uluslararası toplumun daha aktif bir rol üstlenmesi gerektiği, Hamaney’in vurguladığı noktalardan biri.